Çocuğun kızgınlığını fark ettiğiniz andan itibaren ona yardımcı olmak için adım atın.” Oldukça kızgın görünüyorsun istersen, kime ve neden kızgın olduğun hakkında seni dinleyebilirim.” gibi bir ifadeyle yaklaşabilirsiniz. Eğer çocuk o an konuşmak istemiyorsa , “Şu an konuşmak istemediğini anlıyorum istediğin an seni dinlemeye sana yardımcı olmaya hazırım. “ tarzı bir ifade kullanabilirsiniz. Böylesi anlarda biraz beklemek faydalı da olabilir ,ama çocuk ihtiyaç duyduğu zaman sizin onu dinleyeceğinizden emin olmalıdır.
Öfkeli çocukların dikkatlerini başka bir yere çekmek de öfkenin dağıtılmasında faydalı olabilir. Örneğin;”o kamyonu çok istediğini biliyorum şurada duran vinci fark ettin mi?”
Öfkeli bir çocuğa niye kızıyorsun neden bağırıyorsun, öfkelenmemelisin veya sakin ol gibi emir ve sorgulama içerikli cümlelerin kullanılması olayın çözümünü zorlaştırarak ilişkideki gerginliği arttırır.
Çatışma anlarında eğer ki çocuğun öfkesini kontrolde zorlandığını fark etmişseniz, bir süre konuşmama ve sessiz kalma uzaklaşma yöntemini deneyebilirsiniz.
Bazı durumlarda çocuğun öfkesinin yoğunluğu fark edildikten sonra anne babanın ya da öğretmenin çocuğa sarılması ve onu bu yolla rahatlatması etkili olabilir. Unutmayın ki, öfke halindeki bir kişiye verilen aşırı sert tepkiler, karşı tarafta yıkıcı ve tehlikeli sonuçlara neden olabilir.
Öfke ve kızgınlık yoğunluğu yaşayan bir çocukla sakinleştikten uzun bir süre sonra konuşmak faydalı olabilir. Çocuklar sakinleştikten sonra onlarla gözlemlerinizi ve duygularınızı paylaşın. Bu konuşma anlarında çocuklar “sen öfkeli olduğunda bizim nasıl davranmamızı istersin?Rahatlaman için sana yardımcı olabiliriz.” sorusunu sorun ve paylaşımlarınız esnasında siz de kendinizin kızgınlık anlarınızda, çocuktan beklentilerinizi ve kendinizi rahatlatmak için kullandığınız yöntemleri paylaşabilirsiniz.
Çoğu ebeveyn çocuklarının kızgınlık anları ile karşılaşmamak için onların istedikleri yönde hareket ederler ve hayır demekten korkarlar. Anne baba olarak onaylamadığınız durumlara hayır deme hakkınız vardır. Sürekli istekleri yerine getirilen ve evde hakimiyet gücü olan çocuklar, okul ortamlarına girdiklerinde büyük zorluklarla karşılaşırlar. Bu tür çocuklar toplumsal yaşamda kurallara uymada zorlanırlar. Sonuç olarak, çocuklar gelişme sürecinde nerede , ne yapacaklarının farkında olmak, anne babalar ve öğretmenler ise yetişkin olma hakkını, çocukları yararına gerektiğinde yapıcı bir biçimde kullanmak zorundadırlar.